LightReader

Chapter 10 - 8. bölüm* II. kış İndirimi: irade satışta*

Fatih artık düşünmek için vakit olmadığını biliyordu. "Sabah yediye kadar hayatta kalın!" emri, kapının arkasından gelen o boğuk, ağır darbe sesleriyle birlikte beynine kazınmıştı.

Telefonu unuttu. Jandarma gelemezdi. Tek şansı kapıyı güçlendirmek ve paneli bulmaktı.Gözleri hızla odayı taradı. Pencere kenarındaki eski, masif ahşap dolap, odadaki en ağır şeydi. İki kişinin bile zor kaldıracağı bu devasa mobilyayı kapıya doğru itmek için tereddüt etmedi.

GÜÜMM!

Kapıya inen yeni bir darbe, kapı çerçevesindeki sıvaları döktü. Tahta lifleri korkunç bir gıcırtıyla geriliyordu.

Fatih, dolabın soğuk cilalı yüzeyine omuzlarını ve tüm ağırlığını verdi.

Kasları zorlanıyordu, ancak paniğin verdiği adrenalinle dolabı santim santim kapının önüne çekmeye başladı. Zemin, dolabın ayakları altında şiddetle gıcırdıyordu.

PAT!

Dolabın köşesi, tam kapının koluna yakın bir noktada duvara çarptı. Aynı anda dışarıdan gelen bir yumruk kapıyı içeri doğru esnetti, ancak dolap kapının daha fazla açılmasını engelledi. Fatih, dolabın soğuk cilalı yüzeyine omuzlarını ve tüm ağırlığını verdi. Kasları zorlanıyordu, ancak paniğin verdiği adrenalinle dolabı kapının ortasına dayamayı başardı. Kapı, dolaba karşı ezilmeye devam etti, ancak Fatih'e birkaç saniyelik kritik bir nefes alma molası vermişti.

Tam o anda, Lolita'nın sözleri aklına geldi: "Gerisi gözünüzün önüne gelen panelde yazacak."

Fatih, ne yapacağını düşünmek için dolaba yaslandı. Eli, dolabın hemen yanında duran boş duvar yüzeyine değdiği an buz gibi bir titreşim hissetti.

Hemen elinin değdiği yerde, havada yarı saydam, mavi-beyaz ışıklarla çerçevelenmiş bir arayüz belirdi. Panel, etrafındaki karanlık odayla tezat oluşturacak kadar parlaktı ve sadece Fatih'in görüş alanında asılı duruyordu.

ZİNDAN İSMİ : KIRIK RÜYA ( rehberin notu lolita: hadi amaaa bir tavuk bile haslanmadan hayata kalır )

ZORLUK SEVİYESİ: ( F )

DURUM: Kapalı Mekan (Ev)

ANOMALİLER :1 (Aktif)

HAYATTA KALMA SÜRESİ: 05:58:34 (07:00'a kadar)

ANA GÖREV: İSTENİLEN SÜREYE KADAR HAYATA KAL!

YAN GÖREV: 6 dk içinde hayata kal

tamamlandı ✓

GÜÇLENDİRME: Yaşadığın yerin ana girişini dış tehditlere karşı güçlendir. TAMAMLANDI✓

ANA GÖREV GİZEM: Köyde neler olduğunu ve Anomali'nin kaynağını öğren. DEVAM EDİYOR

Gizli Görev: Sessizlik (Tetiklenmedi) Kilitli

Fatih zorluk seviyesindeki

Yeni başlayan yaziainin yanındaki (E) seviyesine baktı. Ne olduğunu bilmiyordu ama içinde kötü bir his vardı.

Şöyle bir baktığında 2 görevi şimdiden yerine getirdiğini fark etti. Gözleri yan göreve gitti ve 6dk da takılı kaldı. En baştan bir ölüm kalım savaşı vermişti. O kapıyı acmamakta en doğru kararı verdiğini fark etti. Başkalarının görevi de böyle mi merak ediyordu.

Arayüzün alt kısmında, zar zor seçilen küçük, yanıp sönen bir metin vardı:

{Durum Ekranı için buraya dokunun.}

Fatih, bu paneli nasıl kapatacağını bilmiyordu. Tek bildiği, panelin yaydığı soğuk hava akımının hemen ardından, kapının arkasından gelen ağır, ıslak bir sürünme sesiydi.

Kapının arkasındaki sürünme sesi aniden "çıt" sesiyle kesildi. Fatih, nefesini tuttu. Ses, bir an için tamamen kaybolmuştu.

Bu sessizlik, yeni bir darbeden daha korkutucuydu. Fatih, aceleyle paneli kullanıp "Durum Ekranını" açmaya karar verdi. Panelin altındaki o küçük, yanıp sönen yazıya dokunmak zorundaydı. Belki de bu ekranda, bu Anomali'ye karşı kullanabileceği bir şey, ya da en azından kendi gücü hakkında bilgi bulabilirdi.

Fatih, parmağını kaldırıp tereddüt etmeden yarı saydam panele dokundu.

Anında, mevcut panel kayboldu ve yerini daha detaylı, verilerle dolu yeni bir ekran aldı.

**İsim: Fatih

Unvan: yok

Tür: insan ( uyanmış)

Seviye: e (Yeni Başlangıç) ( tavuk bile senden güçlü )

Can Puanı (CP) :100/100

Enerji Puanı (EP) :85/100

Dayanıklılık ve Yorgunluk : 5

Çeviklik: 7 ( yükseltilebilir)

Dayanıklılık: 6 ( yükseltilebilir)

Şans: 80 ( yükseltilirmez ) **

Gözleri bir süre seviye de kaldı o ( E ) harfinin rahatsızlık histemesi haklıymış. Yanında ki yazıya baktı bir süre ve okumaya devam etti.

Ekranın altında küçük bir metin daha parladı:

{mevcut esylar için buraya dokunun }

Nedense dokunmak istemiyordu.

Bu panelde bir şey vardı; kötü, sessiz bir şey. Ona baktıkça içi sıkışıyor, uzak durması gerektiğini hissediyordu.

Dışarıdaki sesler çoktan kesilmişti. O şey —her neyse— pek akıllı görünmüyordu. Bir süre kapıyı zorlamış, sonra pes edip gitmişti.

Bir süre sessiz kaldı.

Ne yapacağını bilmiyordu. Düşünceleri birbirine karışmıştı.

Gözleri yavaşça panele kaydı.

Ekranda Şans: 80 yazıyordu.

Ne anlama geldiğini bilmiyordu.

Ama bir şekilde, o sayıya tutunmak istedi.

Belki de gerçekten hâlâ bir şansı vardı.

Dışarıdan bir anda bağırış sesleri yükseldi. Kalbi hızlandı.

Ne olduğunu anlamaya çalışarak pencereye yaklaştı, perdeyi araladı.

Gördüğü manzara onu yerinde dondurdu.

Burası köyüydü… ama bir şeyler farklıydı.

Bazı evleri tanıyordu, ama diğerleri sanki yerlerinden sökülüp başka yerlere konmuş gibiydi.

Bir an etrafı taradı, sonra gözleri en iyi bildiği yere takıldı.

Orada olması gereken bina yoktu.

Onun yerinde, daha önce hiç görmediği yabancı bir yapı yükseliyordu.

Bir süre ne gördüğüne inanamadı.

Koskoca bir bina, taşlarıyla, duvarlarıyla bir gecede nasıl ortadan kaybolabilirdi?

Rüzgâr dışarıda uğulduyor, sesi duvarlardan yankılanıyordu.

Ama evin içi sessizdi. Hava ağır, hareketsizdi.

Yine de, nereden geldiğini bilmediği bir soğukluk odanın içinde dolaşmaya başladı.

Tenine dokunan o serinliği hissettiğinde ürperdi.

Yapıya baktı tekrar.

Taşları kararmış, çok eski bir izlenim veriyordu.

Kapısının önünde tozla kaplı, kenarları yıpranmış bir paspas duruyordu.

Küçük ama sivri kubbesi çatlaklarla doluydu; yosunlar aralarına sızmıştı.

Taş duvarlarında çatlakların içine sinmiş garip şekiller vardı — anlamını bilmediği, ama bakmaya cesaret edemediği işaretler.

Kapının ortasında kırılmış bir kilit sallanıyordu.

Kapı hafif aralıktı.

Sanki biri içeriden çıkmış da arkasından kapatmaya zahmet etmemişti.

Bir an için nefesini tuttu.

O karanlık açıklığın ardında bir şeyin kıpırdadığını sandı.

Sonra hiçbir şey olmadı.

Yine de içini o garip his terk etmedi.

Tüyleri diken diken olmuştu.

Soğukluk artık sadece odada değil, sanki içindeydi.

Emin olduğu tek bir şey vardı:

Evinin bütün pencereleri kapalıydı. Yatmadan önce hepsini kontrol etmişti.

Peki o zaman… bu soğuk nereden geliyordu?

O sırada kapısı tekrar çaldı.

More Chapters