LightReader

Chapter 22 - Bölüm 22:Bizi Buldular

Kenan'ın gidişinin ardından çöken sessizlik, odadaki yıkımın gürültüsünden daha ağırdı. Sevim, dizlerinin üzerine çökmüş, yere saçılmış yemek artıklarına, kırık sandalyelere, o kısacık mutluluk hayallerinin enkazına bakarak hıçkırıyordu. Bu sadece bir evin dağılması değildi; bu, umutlarının son kalesinin de düşmesiydi.

Ferkan, bir süre onun yanında sessizce durdu. İçindeki öfke, yerini buz gibi, keskin bir berraklığa bırakmıştı. Sevim'in yanına çöktü, kollarını ona doladı. Ama bu, teselli eden bir sarılma değildi; bu, uyanışa çağıran bir sarılmaydı.

"Ağlama," diye fısıldadı. "Buna değmez."

Sevim başını kaldırdı. "Bizi buldular, Ferkan. Nereye gitsek bulacaklar. Bitti."

"Hayır," dedi Ferkan, sesi net ve kararlıydı. "Bitmedi. Yeni başlıyor. Düşünsene, Sevim. Kenan bu adresi kendi başına bulabilir mi? O kadar zeki mi?"

Sevim'in gözyaşları durdu. Anlamıştı. Bu kaba kuvvetin arkasında, soğuk ve hesapçı bir zeka vardı. "Rüya," diye fısıldadı.

"Evet, Rüya," diye onayladı Ferkan. "Kenan sadece onun piyonu, bizi korkutmak için kullandığı bir köpek. Asıl düşmanımız o. Ve biz ondan kaçtıkça, o bizi avlamaya devam edecek. Kaçmak çözüm değil."

Ferkan ayağa kalktı ve odanın ortasında durdu. Yüzünde artık ne korku ne de çaresizlik vardı. Bir avcının soğukkanlılığı vardı.

"Kaçmak bitti, Sevim. Artık biz saldıracağız."

Sevim şaşkınlıkla ona baktı. "Nasıl? Paramız yok, gücümüz yok..."

"Ama bilgimiz var," dedi Ferkan. Gözleri parlıyordu. "O şirketi ben kurdum. Her taşını, her tuğlasını bilirim. Rüya'nın gücü o şirket. O para. Biz de o gücü elinden alacağız. Yaptığı her usulsüzlüğü, vergi kaçakçılığını, karanlık anlaşmalarını biliyorum. Onu kendi silahıyla, kendi arenasından vuracağız."

Bu, delice bir plandı. İki kimsesiz insanın, dev bir imparatorluğa savaş açmasıydı. Ama o an, o enkazın ortasında, kaygısız bir şekilde kaybolmaktansa savaşarak ölmeyi tercih ettiler.

"Ne yapacağız?" diye sordu Sevim, ayağa kalkarken sesindeki umutsuzluk yerini bir heyecana bırakmıştı.

"İstanbul'a geri döneceğiz," dedi Ferkan. "En iyi saklanma yeri, avcının yanı başıdır. Ama yardıma ihtiyacımız olacak."

Aklında tek bir isim vardı. Fabrikanın ilk gününden beri yanında olan, Rüya tarafından haksızca işten atılan ama şirketin tüm mali sırlarını avucunun içi gibi bilen eski muhasebeci, Sadık Usta.

O gece, enkazın ortasında, mum ışığında, yeni hayatlarının değil, yeni savaşlarının planını yaptılar. Ertesi sabah, tan ağarırken, o yıkık dökük evden son kez çıktılar. Ama bu sefer kaçmıyorlardı. Savaşa gidiyorlardı.

More Chapters