LightReader

Chapter 72 - KENDİ KANINDAN

Boran'ın Anlatımı

Selim'in sözleri o sofranın üzerine kara bir bulut gibi çöktü:

"O isim, senin kendi kanından biri."

Kalbim öyle bir sıkıştı ki, elimdeki silahı bile zor tuttum. İhanet, dışarıdan geldiğinde kolaydı. Kurşun sıkar, düşmanını yere sererdin. Ama kendi kanından, kendi soyundan birinin ihaneti… O, insanın yüreğine saplanan bir bıçaktı.

Selim'in alnına dayadığım tabanca hâlâ elimdeydi ama parmağım tetiğe gitmedi. Gözlerim onunla kilitlenmişken, içimdeki fırtına büyüyordu.

"Kim?" dedim, sesim gök gürültüsü gibi patladı.

Selim'in yüzünde hain bir sır saklayan o alaycı gülümseme yine belirdi. "Beni yaşatırsan, sana söylerim. Yoksa… o ismi mezara götürürüm."

Masadaki adamlar kıpırdandı. Kamil öne atıldı, öfkeden damarları şişmişti. "Ağa, izin ver, gebertelim bu iti!" diye bağırdı.

Ama ben elimi kaldırıp susturdum.

Gözlerimi Selim'in gözlerinden ayırmadan konuştum:

"Senin yaşamaya değil, ölmeden önce konuşmaya hakkın var. Eğer o ismi bana söylemezsen, yavaş yavaş canını alırım."

Hazal'ın nefesi hızlanmıştı. Onun gözleri bana çevriliydi; korkusu bana geçiyordu ama aynı zamanda içindeki güveni de hissediyordum.

Selim, kahkaha atar gibi bir nefes verdi. "Kendi kanından olanı öldürmeye cesaretin var mı, Boran Ağa?" dedi. "Ya da kendi ailenden birini düşman ilan etmeye?"

O an gözlerimden ateş çıktı. Masayı yumrukladım, tabaklar havaya sıçradı. "Benim kanımdan olsa da, eğer bana ihanet etmişse, onun kanını dökerim!"

Sessizlik… Ta ki Hazal'ın ince ama titreyen sesi çıkana kadar:

"Boran… Belki de seni en çok buradan vurmak istiyorlar. İçinde şüphe ateşi yakmak için…"

Hazal haklıydı. Belki de oyun buydu. Düşmanı, dostunu sorgularken beni kendi içimde tüketmek…

Ama içimden bir ses, Selim'in yalan söylemediğini fısıldıyordu. Çünkü gözlerinde gördüğüm şey yalnızca hainlik değil, gerçeğin ağırlığıydı.

"Alın bunu zindana." dedim, sesim buz gibi soğuktu. "Çözeceğiz bu düğümü. İpi kimin elinde olduğunu bulacağız."

Adamlar Selim'i sürüklerken o kahkahalar atıyordu:

"Kan, kanı yer! Kendi ailenden biri seni bitirecek, Boran!"

Hazal yanımda titredi. Benimse yüreğimde tek bir cümle dönüp duruyordu:

Kendi kanımdan… Kim olabilir?

More Chapters