LightReader

Chapter 10 - kardeşlik

Yaren, dünyadaki en iyi niyetli insanlardan biriydi. Gözlerinde şefkat, kalbinde sonsuz bir merhamet vardı. Ada'nın halini gördüğünde ise yüreği parçalandı; o kırık, korkmuş, yalnız bedenin içine işleyen acıyı hissetti.

Gece boyunca Ada'yı düşündü. Her an gözlerinin önüne geliyordu: acı dolu bakışları, sessiz çığlıkları… Yaren, yalnızca üzülmekle kalmadı; bir şeyler yapmak istedi. Onu kurtarmak, ona umut vermek için her şeyi yapmaya hazırdı. Geceler boyu sessizce ağladı, yastığına sakladı gözyaşlarını. Kalbinde bir şey kıpırdandı: "Ben onu yalnız bırakmayacağım."

Zamanla fark etti ki, Ada onun için sadece bir arkadaş değil, bir bağ, bir yoldaş, bir hayat parçası olmuştu. Ona karşı hissettiği sevgi kelimelerle anlatılamayacak kadar derindi. Her acısını paylaşmak, her yarasını sarmak, onun gülmesini görmek… Yaren için bundan büyük bir ödül yoktu.

Bazen Ada ağlarken Yaren de sessizce onun yanında durdu, kolunu omzuna attı, hiçbir şey söylemeden varlığıyla teselli verdi. Ve o an, iki kırık ruh birbirine tutundu. Ada, Yaren'in gözünde sadece korunacak biri değil, hayatının en değerli parçasıydı.

Yaren'in sevgisi, Ada'yı karanlıktan çekip çıkarmak için yeterliydi. Ama bu sevgi sadece kurtarmak değil, anlamak ve yanında olmaktı. Ve Yaren, gecelerce, gözyaşlarıyla birlikte, sessiz dualar ederek, Ada'ya "sen yalnız değilsin" dedi.

Her gün Ada'ya verdiği sevgi ve destekle, ikisi de birbirlerini iyileştirdi. Yaren için Ada, sadece sevilmesi gereken biri değil, hayatının merkezine yerleşmiş, korunması gereken bir mucizeydi.

More Chapters